yakmak

yakmak
жечь заже́чь обжига́ть пали́ть подже́чь сжига́ть
* * *
I -i
1) сжига́ть; зажига́ть

ateş yakmak — развести́ ого́нь

çöpleri yakmak — сжечь му́сор

elektriği yakmak — заже́чь электри́чество

bir sigara yakmak — закури́ть

sobayı yakmak — затопи́ть печь

2) жечь, обжига́ть

biber ağzı yakar — пе́рец жжёт рот

3) жечь, вы́жечь, опали́ть

bugün güneş yakıyor — со́лнце сего́дня пали́т

güneş çimleri yaktı — со́лнце вы́жгло все тра́вы

eteğini ütülerken yaktı — она́ сожгла́ / спали́ла ю́бку, когда́ её гла́дила

4) загоре́ть

güneşte vücudunu yaktı — он весь обгоре́л на со́лнце

5) перен. заже́чь си́льную любо́вь
6) перен. губи́ть, уничтожа́ть

yakma başını! — не губи́ себя́!

kıpırdama, yoksa yakarım! — не шевели́сь, а то уничто́жу!

••
II -i
1) накла́дывать, покрыва́ть

kına yakmak — покры́ть хной

2) сочиня́ть (музыку и. т. п.)

türkü yakmak — сложи́ть пе́сню


Türkçe-rusça sözlük. 2013.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Полезное


Смотреть что такое "yakmak" в других словарях:

  • yakmak — erron. form of yashmak …   Useful english dictionary

  • yakmak — 1. nsz, ar Kına, yakı vb.ni koymak, sürmek Kına yakmak. Yakı yakmak. 2. i, ar 1) Yanmasını sağlamak veya yanmasına yol açmak, tutuşturmak Kendi sigarası için yaktığı kibriti bana uzattı. F. R. Atay 2) Ateşle yok etmek Çöpleri yakmak. 3) Işık… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yakmak — yaklaşmak, dokunmak; yakmak I, 456; I I, 69; II I, 22, 62, 63 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yakmak — sirayet etmek, bulaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • pire için yorgan yakmak — pireye kızıp yorgan yakmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağıt yakmak (veya düzmek veya tutturmak) — ağıt söylemek Çadırı önünde, kanlı gömleği ortaya alıp ağıt yaktılar sabaha kadar. Y. Kemal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cep yakmak — çok pahalı olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mâni düzmek (veya yakmak) — 1) mâni okumak 2) müzik eşliğinde mâni söylemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ok meydanında buhurdan yakmak — 1) geniş bir yeri yetersiz bir şeyle ısıtmaya çalışmak 2) önemli bir iş için yetersiz imkânlardan yararlanmaya çalışmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yeşil ışık yakmak — uygun olabileceğini, izin verilebileceğini belli etmek Bu anıt, onun kişiliğinin getirdiği bir dokunulmazlıkla daha sonra nice heykellere yeşil ışık yakıyordu. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • biber gibi yakmak — 1) deri, göz vb.ni çok acıtmak 2) çok üzmek, dertlendirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»